Türkiye'den Yunanistan ve Mısır iş birliğine tepki!
Türkiye'den Yunanistan ve Mısır iş birliğine tepki!
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, Yunanistan ve Mısır arasında imzalanan Arama ve Kurtarma Sahalarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Muhtırasına ilişkin açıklama yaptı.
Haber Giriş Tarihi: 23.11.2022 18:02
Haber Güncellenme Tarihi: 23.11.2022 18:02
Kaynak:
IGF
ANKARA (İGFA) - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç'in yaptığı yazılı açıklamada, denizde arama ve kurtarma bölgelerinin insan hayatını kurtarmaya yönelik hizmet sahaları olduğunu belirterek, "Bu sahalar uluslararası hukuka göre egemenlik sahaları değildir. Arama kurtarma sahalarına ilişkin kurallar 1979 tarihli Hamburg Sözleşmesiyle belirlenmiştir. Sözleşmeye göre hizmet sahalarının birbirleriyle çakışması durumunda ülkeler işbirliği yapmakla mükelleftir" dedi.
Türkiye ve Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz’de ilan ettikleri ve Uluslararası Denizcilik Teşkilatına bildirdikleri denizde arama kurtarma bölgeleri birbirleriyle çakıştığını öne süren Bilgiç, "Yunanistan ülkemizle bu konuda işbirliği yapmaktan bugüne kadar hep kaçınmış ve geçmişte yaptığımız anlaşma önerilerini de reddetmiştir. Bunun nedeni Yunanistan’ın arama kurtarma hizmet sahalarının egemenlik alanı olduğunu ileri sürmesi ve bunları maksimalist deniz yetki alanı iddiaları ile irtibatlandırmasıdır. Yunanistan’ın bu yaklaşımı 1979 Hamburg Sözleşmesine aykırı, gayrı hukuki bir tutumdur" ifadelerine yer verdi.
Bilgiç açıklamasında şunları kaydetti:
"Dolayısıyla Yunanistan ve Mısır arasında imzalanan mutabakat muhtırasına bu gerçeklerin ötesinde bir anlam yüklemek mümkün değildir. Diğer taraftan, Ege’de masum sığınmacıları uluslararası hukuka aykırı olarak geri iten ve hayatlarını tehlikeye atan bir ülkenin Doğu Akdeniz’de arama kurtarma konusunda mutabakat muhtırası akdetmesi vahim bir çelişkidir. Esasen Yunanistan’ın bu mutabakat muhtırasını imzalamasındaki temel saik, bu gerçekleri ve Libya’da yol açtığı son skandalı örtbas etme arzusudur. Yunanistan’ın iç ve dış siyasetini Türkiye karşıtlığı çerçevesinde şekillendirme teşebbüsü beyhude ve ancak kendisine zarar verecek bir çabadır. Türkiye, Doğu Akdeniz’de ve ötesinde tüm temel paydaşlarla işbirliğini ve eşgüdümünü arttırarak hem kendi haklarını hem de KKTC’nin haklarını kararlılıkla korumaya devam edecektir. Yunanistan’ın son dönemde dengesinin bozulması da muhtemelen bundan kaynaklanmaktadır."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türkiye'den Yunanistan ve Mısır iş birliğine tepki!
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, Yunanistan ve Mısır arasında imzalanan Arama ve Kurtarma Sahalarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Muhtırasına ilişkin açıklama yaptı.
ANKARA (İGFA) - Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç'in yaptığı yazılı açıklamada, denizde arama ve kurtarma bölgelerinin insan hayatını kurtarmaya yönelik hizmet sahaları olduğunu belirterek, "Bu sahalar uluslararası hukuka göre egemenlik sahaları değildir. Arama kurtarma sahalarına ilişkin kurallar 1979 tarihli Hamburg Sözleşmesiyle belirlenmiştir. Sözleşmeye göre hizmet sahalarının birbirleriyle çakışması durumunda ülkeler işbirliği yapmakla mükelleftir" dedi.
Türkiye ve Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz’de ilan ettikleri ve Uluslararası Denizcilik Teşkilatına bildirdikleri denizde arama kurtarma bölgeleri birbirleriyle çakıştığını öne süren Bilgiç, "Yunanistan ülkemizle bu konuda işbirliği yapmaktan bugüne kadar hep kaçınmış ve geçmişte yaptığımız anlaşma önerilerini de reddetmiştir. Bunun nedeni Yunanistan’ın arama kurtarma hizmet sahalarının egemenlik alanı olduğunu ileri sürmesi ve bunları maksimalist deniz yetki alanı iddiaları ile irtibatlandırmasıdır. Yunanistan’ın bu yaklaşımı 1979 Hamburg Sözleşmesine aykırı, gayrı hukuki bir tutumdur" ifadelerine yer verdi.
Bilgiç açıklamasında şunları kaydetti:
"Dolayısıyla Yunanistan ve Mısır arasında imzalanan mutabakat muhtırasına bu gerçeklerin ötesinde bir anlam yüklemek mümkün değildir. Diğer taraftan, Ege’de masum sığınmacıları uluslararası hukuka aykırı olarak geri iten ve hayatlarını tehlikeye atan bir ülkenin Doğu Akdeniz’de arama kurtarma konusunda mutabakat muhtırası akdetmesi vahim bir çelişkidir. Esasen Yunanistan’ın bu mutabakat muhtırasını imzalamasındaki temel saik, bu gerçekleri ve Libya’da yol açtığı son skandalı örtbas etme arzusudur. Yunanistan’ın iç ve dış siyasetini Türkiye karşıtlığı çerçevesinde şekillendirme teşebbüsü beyhude ve ancak kendisine zarar verecek bir çabadır. Türkiye, Doğu Akdeniz’de ve ötesinde tüm temel paydaşlarla işbirliğini ve eşgüdümünü arttırarak hem kendi haklarını hem de KKTC’nin haklarını kararlılıkla korumaya devam edecektir. Yunanistan’ın son dönemde dengesinin bozulması da muhtemelen bundan kaynaklanmaktadır."
Kaynak: IGF
En Çok Okunan Haberler